Dolar/TL güne 32,38 civarında tarihi zirvesine yakın başlarken TL’nin yıl başından beri değer kaybı yüzde 8,8 oldu.
Yerel seçim öncesi yurt içi döviz talebinin yüksek olması nedeniyle Mart ayı başında yükselişi bir miktar hızlanan dolar/TL, güne 32.38 civarındaki tarihi zirvesine yakın başladı.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) bugün, Merkez Bankası’nın (TCMB) ise yarın vereceği faiz kararı piyasalarda ana gündem maddesi olarak takip edilecek. Bugün ilk olarak Mart ayı tüketici güven endeksi ve Şubat ayı merkezi yönetim borç stoku verileri takip edilecek.
Hazine, 5 yıl vadeli sabit kuponlu tahvillerin yeniden ihracını ve 5 yıl vadeli kira sertifikalarının doğrudan satışını gerçekleştirerek Mart ayı iç borçlanma programını dün tamamladı.
Hazine, mart ayında çoğunluğu iç piyasadan olmak üzere yaklaşık 126 milyar TL borçlandı. Mart ayında 94,6 milyar TL’lik iç borç servisi karşılığında 87,1 milyar TL’si piyasadan olmak üzere 131,8 milyar TL iç borçlanma hedeflendi.
Hazine de geçen hafta 6 yıl vadeli euro cinsi tahvil ihracını tamamlayarak yüzde 6,125 getiriyle 2 milyar euro borçlanmıştı.
REZERVLER DÜŞTÜ
Bankacıların hesaplamalarına göre, yerel seçim öncesi yurt içi döviz talebinin yüksek olduğu geçen hafta Merkez Bankası’nın (TCMB) net rezervleri yaklaşık 1,2 milyar dolar azaldı.
TCMB’nin ihracat döviz alımları, ithalatçılara döviz ödemeleri, döviz korumalı mevduat (KKM) döviz ödemeleri ve halka satışları haftalık döviz alım satımı olarak özetlenmektedir. Bu işlemler önceki hafta döviz rezervlerinde 8,5 milyar dolarlık azalma yaratırken, geçen haftaki etkinin 5,5 milyar dolar olduğu hesaplanıyor.
Dolar/TL’de hafta başında son zirve 32.3920’de görüldü. Ocak’ta yüzde 2,7, Şubat’ta ise yüzde 2,9 değer kaybeden TL’de yılbaşından bu yana yaşanan değer kaybı yüzde 8,8 oldu. Piyasalarda yüksek seyreden yurt içi döviz ve altın talebi yakından takip ediliyor.
TCMB’NİN FAİZİ SABİT TUTMASI GENEL BEKLENTİ
Reuters anketine göre TCMB’nin Mart ayında bir hafta vadeli repo faiz oranını yüzde 45’te sabit tutması bekleniyor. Yüksek enflasyonla birlikte yıl sonuna kadar faiz indirimi beklentisi ertelenirken, faiz artırımı ihtimali de beklenti haline geldi.
Ankette soruyu yanıtlayan 8 ekonomist yılın geri kalanında faiz artışı beklediğini, 4 ekonomist ise faiz artışı beklemediğini belirtti. Bir önceki ankette yılsonunda 500-750 baz puanlık faiz indirimi bekleniyordu.
TCMB geçen ayki toplantısında politika faizini uzun süre mevcut yüzde 45 seviyesinde sabit tutabileceği mesajını vermişti. Banka, enflasyon görünümünde “belirgin ve kalıcı” bir bozulma olması durumunda “para politikası duruşunun sıkılaştırılacağını” söyledi.
Geçtiğimiz ay bu açıklamanın ardından TCMB, “ek sıkılaştırma” olarak özetlediği TL likiditesini sıkılaştırmaya yönelik yeni zorunlu karşılık adımları atmış ve kredi büyümesine kısıtlamalar getirmişti. Ticari krediler başta olmak üzere kredi maliyetlerini ve mevduat faizlerini artırıcı adımlar attı.
Banka, politika faizini uzun süre mevcut seviyede tutarak yıl sonu enflasyon tahminlerine ulaşacağını savunsa da tam tersini bekleyenlerin sayısı da her geçen gün artıyor.
TEPAV’ın dün yayınladığı raporda, politika faizinin yüzde 50’ye çıkarılmasının yanı sıra verilere dayalı olarak ek bir sıkılaştırma mesajı verilmesi gerektiğine işaret edilmişti.
0 Comments