Dr. Okan Gaytancıoğlu: Karşımızda Korona Fırsatçı Bir AKP Zihniyeti Var

Dr. Okan Gaytancıoğlu: Karşımızda Korona Fırsatçı Bir AKP Zihniyeti Var


      Saros Körfezi'ne yapılaması planlanan Likit Doğalgaz Taşıma ve Yükleme limanı projesi için verilen ÇED olumlu kararın Ediren İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmesine rağmen Çevre ve Şerircilik Bakanlığı 5 Mayıs 2020 İDK toplantısını yapılmasına karar verdi. 



      CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, 6 Mayıs 2020 İDK toplantısı yapılması kararın ahlaki ve hukuki dayanaktan yoksun ve rant sağlamak amacıyla alınmış olduğunu söyleyerek, "Saros Körfezi'nin yok edilmesine izin vermeyeceğiz" diye açıkladı. 



      Sözcü haberine göre Projenin ÇED olumlu kararının Edirne İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiğini ve 10 farklı disiplinden 10 bilirkişinin, raporda 113 sayfada 14 ayrı uygunsuzluk tespit ettiğini hatırlatan Gaytancıoğlu, şöyle konuştu: 

"Şimdi açık hukuksuzluğa, iptal edilen ÇED raporuna rağmen hukukun arkasından dolanmaya çalışıyorlar. Yeni bir ÇED raporu hazırlamak yerine Bakanlık’ta ilgili tarafların katılamayacağı bir toplantıyla meseleyi oldu bittiye getirmeye çalışıyorlar. Bu yağmacılığa izin vermeyeceğiz. Akıllarınca, corona salgınını fırsat bilecekler.

Saros Körfezi’ni savunanlar, gerek yaş gerek sokağa çıkma gerekse iller arası seyahat yasakları nedeniyle toplantıya katılamayacak, bunlar da istedikleri gibi kararlar alacak. Ağızlara takılan maskeler, yapılan hukuksuzluğu örtmez. Karşımızda corona fırsatçısı bir AKP zihniyeti var. Nasıl ki corona vücudumuza girip bizi öldürmek için fırsat kolluyorsa AKP de birilerine rant sağlayıp doğamızı yok etmek için fırsat kolluyor."


      Edirne Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Ziya Gökerküçük ise, şu ifadeleri kullandı:
"Malum corona virüsü nedeniyle bilim insanlarının önderliğinde devletimizin aldığı kararlar kapsamında kurallar var. Biz vatandaşlar olarak virüsün daha fazla çoğalmaması ve ölümlerin olmaması amacıyla bu kurallara uymaya çalışıyoruz. Görevi insanı, kentleri ve doğayı korumak olan ve adında ‘Çevre ve Şehircilik’ olan bakanlığımızdan saygı beklemek yurttaşlık hakkımızdır. Ama bakanlık yasalara rağmen insana, kentlere ve doğaya zarar vermeye devam etmektedir...

Günümüzde corona virüsü tipi salgınların doğal dengenin bozulması sonucunda olduğu tezleri tartışılmaktadır. Ne yazık ki bu durum gündemdeyken bile doğaya zarar veren ve dolayısıyla insanda ve kent yaşamında olumsuzluk yaratan bu tür kararlar alınabilmektedir. Bu kararları, adı çevre ve şehircilik olan bir bakanlığın alması anormal bir durumdur ve bizlere acı vermektedir.

Bakanlığa, kentleri ve doğayı insan yararına, doğallığı içinde korumak ve geliştirmek görevini hatırlatmak isteriz. Bizim önerimiz, Saros FSRU limanının da hukuk ve bilirkişilerin dediği gibi iptal edilmesidir.


Post a Comment

0 Comments