AKP, CHP'nin Aleyhinde Mi?

AKP, CHP'nin Aleyhinde Mi?


      AKP hükümeti, CHP'li belediyelerin bu zor dönemde düzenlediği kampanyaları yasaklaması farklı tepkilere neden oldu. Bu zor dönemde siyasi çekişmelere yer vermek, doğru bir davranış olmadığını herkes biliyor. Ancak AKP, CHP'nin aleyhinde mi yoksa CHP kanuna aykırı bir şekilde hareket ediyor mu?


      Yeni tip koronavirüs yüzünden yaşlı ve kronik hastalıklı vatandaşlar başta olmak üzere evde kalmak mecbur olan çok insan var. Bu insanlar maddi yardımlara ihtiyaç duyuyordur. Devlet olarak bütün kesimeriyle bu muhtaç insanlara yardımda bulunmak zorundadır. Ancak AKP hükümeti, belediyeleri devletin bir kurulu olarak saymıyormuş ve buna göre özellikle CHP belediyelerinin bütün kampanyaları yasaklayıp belediye başkanları hakkında soruşturma başlattı. Halbuki belediyeler devletin en önemli kurumlarından birdir. Belediyeler bu zor dönemde halka yardım etmezse o zaman niye mevcuttur?

      Son günlerde İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları başta olmak üzere CHP belediye başkanlarına tuzak kurulmaya çalışılıyor. Dün İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu aleyhine bir video çekilerek Mersinli üreticiden 100 ton limonu kendi yandaşlarında aldığını iddia edildi. Ancak Sosyal medyadan yayımlanan görüntülerde İBB Başkanı İmamoğlu’na sitem eden ve üretici olarak gösterilen kişinin bir mobilya mağazasının müdürlüğünü yapan ve geçmiş yıllarda AKP ilçe yönetiminde görev üstlenen Ömer Tuncel olduğu belirlendi. Tuncel’in kişisel sosyal medya hesabında AKP’yi destekleyen çok sayıda paylaşım yaptığı görüldü. Kameraman Mahmut Dölek de AKP’ye yakınlığı ile biliniyor. Görüntülerin ardından İBB Başkanlığı Sözcüsü Murat Ongun, kameramanın görüntüleri çektiğini kabul ettiğini ve yasal işlem başlatacaklarını duyurdu.



      Üstelik kimesiz vatandaşkar, sokağa çıkamayan 65 yaş üstü yaşlılar, kronık hastalıklılar ve fakir ailelere sıcak iftar göndermek amacıyla ABB Başkanı Mansur Yavaş'ın internet sitesi üzerinden düzenlediği "bir iftar da benden" kampanyası, internet sitesine sanal saldırıların yapıldığından başaramadı. ABB'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada “Sizler bir aileye daha sıcak iftar yemeği ulaşsın gayretinde bir yoğunluk oluştururken, kötü niyetli birileri de sistemimizi yoğun saldırıya tutarak ihtiyaç sahibi vatandaşlara sıcak yemek götürmemizi engellemeye kalkmaktadırlar” denildi.

      Bu olaylardan sonra CHP bazı üyeleri açıklamalarda bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun olanlara tepki vererek şu ifadeleri kullandı: "Belediyeleri, iktidarın elindeki silahı onlardan aldık. Her şeyi tekellerinde görüyorlar. Bugün yurttaşın onca sorununa acil çözüm üretilmesi gerekiyor ancak her şeyi kendi tekellerinde görenler her şeyi yapabileceklerini sanıyorlar. Tüm bunlar bir Saray rejiminin tek adam rejiminin uzantısı. Çok açık bir güç zehirlenmesi yaşıyorlar



      CHP Genel Başkan Yardımcısı Yunus Emre ise "Birincisi, salgının üzerinden açıklanan ekonomi paketinin ne kadar zayıf olduğunu gördük. 2018 krizinden sonra hazine tam tıkır hale geldi. Burada ortaya çıkan ekonomik başarısızlığı siyasi kutuplaşma yaratarak örtmeye çabalıyorlar. İkincisi belediye başkanlarımız çok yüksek oy oranlarıyla seçildi. AKP’nin bu başarıyı hala hazmedemediğini görüyoruz. Üçüncüsü AKP döneminde sosyal devlet anlayışı geriledi. Tarikatlar, vakıflar üzerinden bir yardım anlayışı oluşturdular. Bakın büyük bir yoksulluk var ve bunu en çok belediyeler bilir. Çünkü yurttaşla doğrudan teması belediyeler kurar. Belediyeleri devre dışı bırakarak salgın kriziyle baş edemezsiniz. Aslında olması gereken yerel yönetimlerle merkezi hükümetin eşgüdüm içinde bu yardımları yapmasıdır ama gördüğünüz üzere bizi devre dışı bırakmaya çalışıyorlar. Maske meselesinde bile yurttaş SMS bekliyor, bu sorunu yerel yönetimler çok kolay çözebilirdi. Olan tabi yurttaşa oluyor.” ifadelerini kullandı. 



      Sorulması gereken soru " AKP hükümeti için hangisi daha önemli: Halkın sağlığı ve devletin iyiliği mi yoksa Tahtanın kurulması mı?" 
      
      

Post a Comment

0 Comments